Siyasi Bakışlar’da bu hafta “İslam İktisat Konferansı”, “Ortadoğu ülkelerinin ‘İsrail’le normalleşme süreci”, “Suriye ve İdlib’e yapılan saldırılar” ve “Hizb-ut Tahrir’e yönelik yargıda yaşanan çelişkiler” konuşuldu…
• Kapitalist sistemin hâkimiyetindeki dünyada krizler bitmek bilmiyor. İnsanlığın Kapitalizme alternatif aradığı bir zamanda Köklü Değişim Medya organizasyonunda İstanbul’da “İslam İktisat Konferansı” düzenleniyor. Peki, İslâm iktisat nizamı insanlığa ne vadediyor; çözümleri neler? Bu konferansta kimler konuşacak, hangi konular ele alınacak? İslâm iktisat nizamına dair bilinmesi gerekenler…
• Son günlerde, Ortadoğu ülkelerinin “İsrail” ile yakınlaşma süreci gündemi meşgul ediyor. “Ortadoğu’da İran tehdidi” üzerinden Yahudi varlığıyla normalleşme süreci ne anlama geliyor? Bu yakınlaşmada uluslararası güçlerin etkisi nedir? Halkı Müslüman ülke liderlerinin her fırsatta Mescid-i Aksa’nın hurumatına saldıran Yahudi varlığıyla el sıkışmaya can atmaları nasıl izah edilebilir?
• Suriye’de direnişin bittiği ve hayatın normale dönmeye başladığı iddialarının yer aldığı bir süreçte İdlib yine bombalandı. Günbegün Suriye’nin farklı bölgelerinden de çatışma haberleri geliyor. Peki, Suriye’de son durum ne? Patlamaların arka planında kimler var?
• Hizb-ut Tahrir yargılamalarındaki garabet sürüyor. Önceki gün Hizb-ut Tahrir üyesi Osman Yıldız İstanbul’da hakkında onanmış dosyaları sebebiyle tutuklanırken, aynı gün Erzurum’da üç Hizb-ut Tahrir üyesi yerel mahkeme kararıyla serbest bırakıldı. Bir tarafta Anayasa Mahkemesi’nin hak ihlali kararları, diğer yanda cezaevlerinde haksız yere tutulan Hizb-ut Tahrir üyeleri… bunlarla birlikte Rus mahkemelerince Hizb-ut Tahrir üyelerine verilen onlarca yıllık hapis cezaları… Peki, yargılamalardaki bu farklılıklar neden kaynaklanıyor? Hizb-ut Tahrir’e yönelik bu yargı zulmü ne zaman son bulacak? Hizb-ut Tahrir’in Türkiye ve dünya genelindeki yargılamalarına hızlı bir bakış…
Köklü Değişim Medya Ankara Temsilcisi Kadir Kaşıkcı soruyor;
Hizb-ut Tahrir Türkiye Medya Bürosu Başkanı Mahmut Kar ve Köklü Değişim Yazarı Yılmaz Çelik cevaplıyor…